Genel seçimler büyük olasılıkla önümüzdeki yıl haziran ayının 5’inde yapılacak. Seçmenler bu seçimlerde de sandığa Siyasal Partiler Yasası’nda gerekli değişiklikler yapılmaksızın, yüzde 10’luk seçim barajı aşağıya çekilmeksizin gidecekler. Bu kadar yüksek orandaki seçim barajını gelecek seçimlerde de elimizi kolumuzu bağlayan, özgür hareket olanaklarımızı sınırlayan bir deli gömleği gibi üzerimizde taşıyacağız.
***
Seçim barajı tüm Avrupa ülkelerinde var ve her ülkenin kendi koşullarına göre belirlenmiş. Bir bakalım.
Almanya: Ülke genelinde yüzde 5 ya da bir partinin adaylarının üç seçim bölgesinde birinci olmaları durumunda.
Arnavutluk: Ülke genelinde yüzde 3, iki partinin ortak katılımında yüzde 5.
Avusturya: Ülke genelinde yüzde 4.
Belçika: Her bir seçim bölgesinde yüzde 5.
Bosna/Hersek: Ülke genelinde yüzde 3.
Bulgaristan: Ülke genelinde yüzde 4.
Çek Cumhuriyeti: Ülke genelinde yüzde 5.
Danimarka: Ülke genelinde yüzde 2.
Estonya: Ülke genelinde yüzde 5.
Faroe Adaları: Ülke genelinde yüzde 4.
Hırvatistan: Ülke genelinde yüzde 5.
Hollanda: Ülke genelinde 0.667.
İtalya: Ülke genelinde yüzde 4.
İspanya: Seçim bölgelerinde yüzde 3.
İzlanda: Ülke genelinde yüzde 5.
Karadağ: Ülke genelinde yüzde 3.
Kosova: Ülke genelinde yüzde 5.
Letonya: Ülke genelinde yüzde 5.
Litvanya: Ülke genelinde yüzde 5, iki ve/veya daha fazla partinin ortak katılımında yüzde 10.
Macaristan: Bölgesel oyların yüzde 5’i.
Moldova: Ülke genelinde yüzde 5, bağımsızlar için seçim bölgelerinde yüzde 3, iki ve/veya daha fazla partinin ortak katılımda yüzde 12. Norveç: Ülke genelinde yüzde 4.
Polonya: Ülke genelinde yüzde 5, iki ve/veya daha fazla partinin ortak katılımında yüzde 8.
Romanya: Ülke genelinde yüzde 5, iki partinin ortak katılımında yüzde 8, ikiden çok partinin ortak katılımında yüzde 10. Rusya: Ülke genelinde yüzde 7.
İsveç: Ülke genelinde yüzde 4.
Sırbistan: Ülke genelinde yüzde 5.
Slovakya: Ülke genelinde yüzde 5, iki ve/veya daha fazla partinin ortak katılımında yüzde 10.
Slovenya: Ülke genelinde yüzde 4.
Ukrayna: Ülke genelinde yüzde 3.
Yunanistan: Ülke genelinde yüzde 3.
***
Görüldüğü gibi, ülke genelinde yüzde 10’luk baraj gibi antidemokratik bir engel hiçbir Avrupa ülkesinde yoktur. Bu engel, 12 Eylül 1980 faşizminin, doğuşundan güdük olan demokrasimize giydirdiği bir deli gömleğidir. Bugüne kadar “demokratlık” savında olan ve TBMM’de temsil edilmiş ve edilen partiler -BDP geleneği dışında- bir faşizan yaptırım olan bu engelin kaldırılması için hiçbir girişimde bulunmamışlardır.
Her olanakta yasaklara karşı mücadele ettiğini dile getiren AKP, başlı başına bir “demokratik temsiliyet yasağı” olan bu engeli kaldırmayı aklına bile getirmemektir. Bunu, AKP’nin, sivil diktatörlüğe geçişte son eşik olan “çoğunlukçuluk” anlayışına uygun düşen bilinçli suskunluğuna verebiliriz.
AKP’yi anladık da, peki CHP’ye ne oluyor? Elinde kapı gibi bir “demokratikleşme raporu” vardır. Oturup inceleseler, TBMM’de “çoklu temsiliyet”in önemini kavrayıp buna göre davranacaklardır. Fakat zahmet edip okumuyorlar, bu tür raporlar genel merkezde dolap bekliyor. Sonra Sayın Kemal Kılıçdaroğlu çıkıyor, “Seçim barajı yüzde 7’ye çekilmelidir” diyor. Niçin sözgelimi Danimarka’daki gibi yüzde 2, Yunanistan’daki yüzde 3 gibi değil de Rusya’daki gibi yüzde 7? Bunu bilemiyoruz, Sayın Kılıçdaroğlu bize seçim barajlarının en fazla yüzde 5 olduğu Avrupa’dan bir ülkeyi değil de bir Avrupa ülkesi olmayan Rusya’yı neden örnek aldığını açıklamıyor.
Böyle bir açıklamayı bekliyoruz.
***
Demokrat geçinen, fakat demokrasiyi içselleştirememiş partilerin yalanla özdeş vaatlerinden bıktık, usandık artık. Açık sözlü, mert politikacıları; özleri sözleri bir, politikaları saydam partileri özlüyoruz. Öyle bir sıkıştırılmışız ki özlemlerimizi dile getirmekten başka elimizden bir şey gelmiyor.
Bu ülkeye de, bu ülkenin sahipleri olan insanlarına da yazık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder