1 Şubat 2009 Pazar

150 MİLYARA NE OLDU? - 01.02.2009

Bu soru CHP İstanbul Büyükşehir Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun; AKP’ye ve İstanbul’un AKP’li başkanı Kadir Topbaş’a yöneltiyor. Bir maliye müfettişine yaraşır titizlikle oturmuş, Recep Tayyip Erdoğan’dan başlayarak son 15 yılda büyükşehir belediyesince “İstanbul için” harcanan toplam parayı hesaplamış, bugünkü kur itibariyle 243 milyar TL’yi bulan 150 milyar dolar sayısına ulaşmış. Uluslararası Para Fonu (IMF) yapılan uzun görüşmelerin parasal çerçevesinin 20-25 milyar dolar olduğu düşünülecek olursa “İstanbul için” yapılan 15 yıllık harcama tutarının önemi anlaşılmaktadır.

Farklı örgütsel adlar altında İstanbul’da yerel iktidar olan siyasal İslamcı belediyeler günümüz AKP’sinin ekonomi kurmaylarının “eğer verirse ülke ekonomisini biraz daha su üzerinde tutarız” umuduyla kapısını aşındırdıkları IMF’den almaya çabaladıkları paranın yaklaşık yedi katıdır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun sorusunun mutlaka yanıtlanması gerekmektedir.

Bizi bu yazının kapsamında ilgilendiren ise soruya verilecek olası yanıtın bir başka yönüdür.

***

Söz konusu 150 milyar doların üçte biri olan 50 milyar dolar hizmetleri karşılığı olarak yüklenici firmalara kâr olarak dağıtılmıştır. Bir başka bakışla 15 yıl içinde birtakım özel kişi ve kuruluşlarının kasalarına transfer edilen bu para, AKP hükümetinin Türkiye’yi içinde bulunduğu derin ekonomik krizden çekip çıkarmak için IMF’den almayı düşlediği kredi tutarının iki katıdır.

Kısacası; siyasal İslamcı İstanbul yerel iktidarları hizmet aldıkları özel kişi ve kuruluşlara –eski parayla- yaklaşık 80 katrilyon TL dağıtmışlardır.

Bu para çok büyük çoğunlukla siyasal İslam’a yandaş ya da yakın firmalara verilmiştir.

Bu parayla siyasal İslamcı yeni bir zengin kesim yaratılmış ya da var olan siyasal İslamcı zenginler daha da zenginleştirilmiştir.

AKP’li yerel yönetimler tarafından yaratılan ya da semirtilen bu “mümin zenginler kesimi”, Anayasa Mahkemesi tarafından “laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu” tescil edilen AKP’nin ekonomik gücünü oluşturmaktadır.

Bu kesim, taşeronluk yoluyla kendisine bağlı alt zenginler yaratmakta, bu alt zenginler de bir süre sonra belli bir semirme düzeyine erişip bir üste atlamaktadırlar. Bu, siyasal İslamcı zenginliğin kendi kendini yeniden ürettiği özgün bir süreçtir. Özü kapitalisttir, yarattığı sınıf da İslamcı burjuvazidir.

***

Bu süreç yalnızca İstanbul’a özel değildir, tüm AKP’li belediyelerde başarıyla işletilmektedir. Bu bilinince görsel, yazılı ve işitsel ulusal ya da yerel medyada siyasal İslam’ın giderek ağırlık kazanmasının rastlantısal olmadığı, tam tersine merkezi bir stratejinin bir uygulaması olduğu görülecektir.

Sürekli yeni gündemler oluşturularak toplumun dikkati dağıtılmakta, bu arada da ülkeyi dincileştirme süreci hızlandırılmaktadır.

Salt bu nedenle bile 29 mart yerel seçimleri büyük önem taşımaktadır. Seçimler sonucunda AKP’nin elinden kurtarılacak her kent, her ilçe, her belde ülkenin ve toplumun geneli için yaşamsal değerdedir.

Unutulmasın ki kaçıp giden trene arkasından koşarak yetişmek olanaksızdır.

İş işten geçirilmemelidir.

***

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul için bir umuttur, bu umudun yeşertilmesi gerekir. Bu arada Sayın Kadir Topbaş’a bir sorum olacak: Karaköy’de batan koca Kadıköy iskelesi ne oldu, sahi? Soruşturma olacaktı, bitti mi, bir sonuca varıldı mı? Sorumlular ortaya çıkarıldı mı?

Bir öğrensek!

---------------------------------------

Okur Yorumları:

debelen.. debelen.. camur atma yarisinda debelen.. istanbulu kazandiniz kazaniyorsunuz.. guneside, batidan dogurtmayi unutma.. oda, sart.. haydi, isin cok.. anca gidersin..

Adnan Soysal, 02.02.2009

----

TESEKKURLER

Sayın Burku, 02.02.2009

----

:)) sözlerime gülerek başlıyorum şu dönemde kemal kılıçdaroğluna güldüğüm gibi.yazık kendini nasıl harcattını göremez durumda.oda yok olup gidicek mustafa sarıgül,mustafa koç vb gibi 30 mart sabahı.son günlerde sizinde yazıda yazdınız gibi 150 milyar doların hesabını soruyo.merak etmesin istanbul halkı 30 mart sabahı ona en güzel cevabı vereceğine inanıyorum.tak taraflı şovmenlik ve yazarlık olmaz nerde 150 milyar dolar diyene kadar yeniden aday gösterdiniz sefa sirmenin 4.5 milyar dolara yaptığı barajında hesabını bi sorsanız ne iyi olur hani istanbula burası su verecekti diye ama nerde.istanbula yapılan yatırımları eğer yukardan göremiyorsanız yerin altına inmenizi tavsiye ederim.inanın çoookk şaşıracaksınız.ama onada bi kulp bulur bu chp zihniyeti :) erdoğanın bi lafı var ne kadar da haklı şu istanbulda bi dikili ağacınızı gösterinde ziyaret edelim diye.aslında vardı kötü hava,susuzluk,çöp yığınları,çeşmelerden çamur akmalar asfaltsız çamurlu yollar daha saymaya gerek varmı bilmiyorum :)) artık türkiye halkı uyandı bu işler lafla olmuyo artık çalışmak lazım hizmet etmek lazım kapı kapı dolaşmak lazım gezmek lazım görmek lazım.bu sizin taraflarda olmayan bişey bunu yaptınız an inanın kazanırsınız ama bayağı bi zaman lazım sizleree şimdiden kolay gelsinn :))

Kemal Çilesiz, 02.02.2009

----

Sayın Deniz Kavukçuoğlu ,

Köşe yazınız okudum, çok iyi yorumladığınız için, sizi kutlar, teşekkür ederim. Halen umutlarımı yitirmedim. Gerçek Atatürkcüler var olduğu müddetçe bu vatan emparyalistlere yem olmayacaktır. İşte biz Attürkçülerin bu vatan için çok çalışması gerekir. Halkımızın çoğu malesef bilgisiz ve duygusal, onun için çok dikatli olmak ve onlara verilecek mesajlar da onların yararına yapılacak olan işleri anlatmak gerekmektedir. Bu insanlara değer verip, beğenilerini kaznmak gerek

Saygılar

İsmail KALKAN, 02.02.2009



2 yorum:

kaan dedi ki...

eğer o paraya ne olduğunu sayın kılıçdaroğlu biliyorsa yetkili yerlere ilgili işlemleri yapması gerekmektedir.elindeki belgeleri(varsa tabi) seçim propagandası olarak kullanmak ne kadar etiktir?herşeyden önce suçtur.

Deniz Kavukçuoğlu dedi ki...

Sayın Karabacak,

Kılıçdaroğlu'nun Şaban Dişli hakkındaki iddiaları sonucu Dişli hakkında savcılık soruşturması başladı. Kılıçdaroğlu elindeki belgeleri mahkemeye sundu.