18 Aralık’ta gerçekleşecek olan CHP Kurultayı partinin tarihinde belirleyici bir köşe taşı olmaya adaydır. Eğer genel merkez ve delegeler kendilerini bekleyen görevin öneminin bilincinde olurlarsa bu kurultaydan güçlenerek çıkacak parti, toplumumuzun geleceğe ilişkin yok olmaya yüz tutan umutlarını yeniden yeşertecektir.
Kurultay, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na kendi ekibini kurma yolunda bir şans verip parti içi seçimlerde son kez olmak üzere “blok liste” seçeneğini benimsemelidir. Kendi çalışma arkadaşlarını seçme istencinden yoksun bir liderin işlevi eski çağlardaki savaş gemilerinin burunlarını süsleyen “kalyon figürü”nden pek bir farkı olamaz.
***
CHP, sosyal demokrat olduğu savında bir siyasal örgütlenmedir. Dünyadaki birçok benzerinden farklı olarak “sosyalist” gelenekten değil, “burjuva-demokratik aydınlanmacı” gelenekten gelmektedir. Bu nedenle klasik sosyal demokrat partilerde görülen “sol-merkez-sağ” dağılımı alışkanlığı/uygulaması CHP’de yoktur.
Oysa sosyal demokrat partiler ülkelerin siyasal yaşamlarında toplumun emekçi kesimlerini temsil ettikleri kadar, emekçilerin hak ve istemlerini anlayışla karşılayan “paylaşımcı/ilerici” kesimleri de temsil ederler. Bu temsil işlevi kendisini parti içindeki kanatların oluşumunda da gösterir. Merkez ise bu kanatlar arasında dengeyi sağlar.
***
CHP’de ise ideolojik/siyasal zeminleri itibarıyla kanatlaşan gruplar yerine ezelden beri görülen kişilere bağlı hizipler, klikleşmelerdir.
Klasik sosyal demokrat partilerde kanatlar arasındaki tartışmalar, partinin güçlenmesi, atılım yapması yolunda motor işlevi görürken CHP’deki hizip/klik çatışmaları sürekli kan kayıplarına yol açmıştır.
Bu durum, CHP’nin mutlaka ve bir an önce müdahale edilerek tedaviye başlanması gereken hastalığıdır.
18 Aralık Kurultayı bu kronik hastalığın tedavisine başlanması için bir olanaktır, değerlendirilmelidir.
***
Blok liste oluşturulurken yukarıda değinilen hususlara dikkat edilmelidir.
Parti meclisinde emekten yana aydınlara, bilim insanlarına, işçilere, sendikacılara yer verilirken özgürlükçü-demokrat iş çevrelerinin, esnafın, meslek odalarının sözcülüğünü yapacak konumdaki partililere de yer verilmelidir.
Parti meclisinde Kürt kökenli üyeler, Aleviler yer almalıdır.
Kadınlar ve gençler parti meclisinde mutlaka söz sahibi olmalıdır.
Türkiye, ülkesi ve insanlarıyla hızlı bir değişim sürecindedir. CHP, bu sürecin dışında kalmamalıdır. CHP, toplumun tümünü kucaklaması gereken bir kitle partisidir. Dolayısıyla toplumun “sosyal demokrasiyi benimsemiş” tüm kesim, katman ve renkleri parti meclisinde olabildiğince temsil edilmelidir.
***
İnsanlar sekiz yıllık AKP iktidarından bezmiştir. Gidişatın iyiye doğru olmadığı görülmektedir.
Türkiye’nin Cumhuriyet Halk Partisi’ne ihtiyacı vardır.
Kurultay, topluma değişim inancı, “olabilir” coşkusu vermelidir.
Bu ülkenin insanları daha fazla özgürlüğe, daha fazla demokrasiye, hakça gelir dağılımına, daha iyi, daha mutlu, daha güvenli yaşamaya layıktır. CHP için gün, bu yolda seferberlik günüdür.
Yoksa 18 Aralık Kurultayı kim için ne ifade eder ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder